banner28
banner23
banner36
Körfez’de yaşanan olaylar garip bir seyir alıyor. Özellikle AKP’de yaşananlar basit bir şekilde değerlendirilirse ne olduğu açıkça anlaşılır. Engin Koyun’un belediye başkanlığını istediğini bilmeyen yok artık. Yunus Pehlivan’ın son dönemlerde muhalefetten daha çok kendi teşkilatınca nasıl yıpratıldığını bilmeyen yok. Kamuoyunda konuşulanların başında Koyun’un da buna ortak olduğu yönünde büyük bir kanaat var. Yani muhalefetin yapamadığını AKP’liler birbirlerine yapıyor.


Ne Koyun’un ne Pehlivan’ın kazanması çok umurumda. Ama şunu daha önceki yazılarımda da söylemiştim, şimdi de tekrar ediyorum. AKP’yi yine AKP bitirecek. Baksanıza ilçe başkanı ile belediye başkanı arasındaki ilişkiye. Kendini ilçe başkanlığına getiren kişilere karşı Koyun meydan okuyor. Daha düne kadar ilçe kongre sürecin de belediye başkanının dibinden ayrılmayan Belediye Başkanı Yunus Pehlinan’a yalvarıp yakaran  Koyun şimdi ise derin ilişkiler içinde. E niyet belli tabi ki. İlçe başkanlığında son dönemini geçiren Koyun bir şekilde ‘İktidarın ve İcraatın İçinde’ olmak istiyor. İcraat demek kazanmak demek. Yoksa bunca işler,kendisinin yaptığı yatırımlar nasıl yürüyecek,nasıl devam edecek.


Daha önceden hemşerimi tebrik etmiştim. Şimdi tebriklerimi devam ettiriyorum. İlçe başkanlığındaki görevini bir üst makama taşımaya çalışmasını takdirle izliyorum. Nasıl takdir etmem Körfez Belediye başkanlığına oynayan adamı. Hemşerim siyaseti yavaş yavaş değil çok hızlı öğrenmiş. Ama öğrenmesi gereken başka şeyler de var. Mesela basınla ilişkiler gibi.


Hemşerim bir önceki yazımızdan acaip içerlenmiş. Soluğu hemen savcılıkta almış. Beni şikayet etmiş. Yazılanların kişilik haklarına saldırı, hakaret ve iftira olduğunu söylemiş. Sonra da benim yazımın şahsını alaycı üslupla küçük düşürdüğünü söylemiş. Bana iftiracı demiş yani. Kamuoyunun sorduğu soruları hiç cevaplamaya niyeti yok herhade. Beni şikayet edeceğine ilk önce sen sorulara cevap ver.


Ee neymiş iftira bir hatırlayalım mı? 300 bin liralık mercedese bindiğini yazdık. Bu mu iftira. Yalansa yap açıklamanı. Yenikentte 200 dairelik konut inşa ettiği iddiasını yazdık. Buda mı iftira? Yalansa söyle. Ben yapmıyorum de istersen. Ama devamını da söyle ki herkes bilsin kimin yaptığını. Harfiyat işine gelince. Sana bağlı şirketlerin(resmi olmasa da gönül bağı ile bağlı) harfiyat yaptığını bilmeyen yok. Niye gocunuyorsun ki? Biz seni tebrik ediyoruz sen bizi şikayet diyorsun. Ayıp ayıp.


Sonra senin eskiden galerici iken şimdilerde nasıl zengin olduğunu bilmeyen yok. Yalan mı? Bu da mı iftira. Niye alınıyorsun? Deki ben galericilikten zengin oldum. Yada ben şu işi yapıyorum kazancım buradan de. Yazmazsam  namerdim. De hemşerim yahu. Yalnız savcılıktaki ifademde de söyledim. Eğer araştırırsanız yazımın doğru olduğunu göreceksiniz dedim. Son on yılda senin ve 1. Derece akrabalarının mal varlığının araştırılırsa haberin doğruluğunun farkına varılacağını söyledim. Hadi gel mal varlıklarımızı araştırtalım mı?


Hemşerim biz iftiradan anlamayız. Kimseye hakarette etmeyiz. Ne varsa adamın yüzüne söyleriz. Hele belden aşağı hiç çalışmayız. Bazıları iyi bilir belden aşağı vurmayı ama bizde öyle şey olmaz. Ancak haksızlık karşısında susmak bize yakışmaz. Haksızlığı kim yaptırsa alnının çatına yazıveririz yazımızı. Bunları niye yazıyorum bliyor musun?


Hani gidip şikayetçi olmuşsun ya bana iftira attılar hakaret ettiler diye. Yani sana haksızlık yaptığımızı söylüyorsun. Seni küçük düşürdüğümüzü, alay ettiğimizi ve şahsını rencide ettiğimi söylüyorsun ya. İşte bunları ben söylemiyorum ki hemşerim bütün Körfez söylüyor. Bütün kamuoyu, sana sorduğumuz bu soruların cevabını konuşuyor. Tabi sen konuşmazsan herkes de konuşmaya devam edecek. Torba değil ki bu büzesin. Ben köşemi  yazdıktan sonra hemşerim seninle ilgili ne haberler, ne belgeler, ne mailler  geldi şimdi de bu iddaları araştırıyoruz çok kısa sürede bu iddalarla ilgili haberleri  Körfez ve Kocaeli kamuoyuna  açıklayacağız.


Senin onur ve şerefini zedelediğimizi söylemişsin ya. Biz öyle bir ima da bulunmadık. Bu konuda büyük alınganlık göstermişsin. Biz kamuoyunun konuştuklarını yazdık. İddiaları dile getirdik. Yazımın hiçbir yerinde onuruna ve şerefine halel getirecek bir imada bulunmadım. Yapmam da böyle bir şeyi. Ama yukarıdaki iddiaların onur, şeref ve haysiyetine dokunduğunu düşünüyorsan o zaman iddialara cevap verirsin olur biter.


Bana kalırsa yazdıklarımdan müthiş derecede rahatsız oldun. Sebebi de yakındaki belediye başkanlığı seçimleri. Tek amacın belediye başkanlığını almak. Alabilirsin, beni ilgilendirmiyor. Ama alırken ne yaptığın ve nasıl yaptığın beni ilgilendiriyor. Yunus Pehlivan’ın sen varken muhalefete ihtiyacı yok ki. Kamuoyuna geçen günlerde yaptığın açıklamayı okurken de çok güldüm. Anketlerden çıkan sonuca göre hareket edelim demişsin. Yahu çık Körfez’e anket yap. Basit. Biz yapıyoruz zaten. Yakında açıklayacağız da bunu.


Sayın Koyun gidip bir önceki yazımda dolayı beni savcılığa şikayet etmiş sayın okurlarım. O yazımı da aynen bu sayfada yayınlatıyorum. Savcılıktan da gereken cevabı almış. Bizden de daha çok cevap alacağı var. Yapılanları herkesin gözlerinin önüne sereceğiz. Kim haksızlık yapmış her şey açığa çıkacak. Sayın savcının yazımdan ötürü kovuşturmaya gerek olmadığına dair 16/09/2013 tarihli ve 1830 sayılı kararını iyi oku sayın Koyun. Birkaç defa oku. 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
HRN41 2014-02-25 23:43:38

anlaşilan eski camlar bardak olmuş....

banner34

banner39

banner37

banner38