Bir müddet burada misafir olacağım.
Kendi sitemi kurana dek SÖZ KOCAELİ’ndeyim.
Bayağı özlemişim, eski sevgiliye kavuşmak gibi bir şey…
Bazı kişiler rahat etmiştir, neyse sevaptır diyelim.
Gelelim mevzuya, o kadar çok ki, aradan bir tane çektim.
CHP de belediye başkanı aday adaylarının açıklamalarına parmak basmak istiyorum.
Açıklamalara yapılan yorumları okudum.
Tam sosyal demokrat tartışma zemini yaratan kelimeleri nerden bulurlar.
Dallama, dangalak, yavşak, yalaka ve söyleyemediğim onca hakaret.
Bir de iktidar olurlarsa bu edepli lisanın sonu nereye varır bilmem.
Şimdiden körfezde bir Cevdet Şahin rüzgarı esmeğe başladı.
Bu rüzgar sertleşirse, birilerini siler götürür.
Bir de bir satılan arsa hikayesi çıktı.
2009 senesinde satış kararı alınmış. Önerge olduğu için fark edilmemiş.
Yani muhalefet meclis üyeleri anlayamamışlar ama ret vermişler.
Kendi ifadelerine göre yani başkan paldır küldür satış kararı almış.
Peki tutanaklar oturumdan sonra ellerine geçmiyor mu?
Bağırmak için dört sene beklemek mi gerekiyordu.
Bu parti seçimlerde yirmi bin oy almış bir parti, bir de bunların yakınlarını say eder kırk bin CHP li, bunların ilçe başkanı ne yapar?
Fatih Sultan Mehmet İstanbul u aldığında, şehrin nüfusu otuz bindi, birde imparatorları vardı.
Seçimlere kalmış yedi ay teşkilat sus pus olmuş sazendeler gibi.
Herkes birilerine karşı, sanki daha, iyisi varmış gibi.
Benim kimseye karşı olduğum falan yok.
Ben sisteme karşıyım, partilere karşıyım.
Her seçim öncesi aynı yüzleri görmekten bıktık artık.
Çekirge sürüleri gibi ortaya çıkıyorlar, talan ediyorlar, sonra seçim bitti mi çekip gidiyorlar.
Allah bu millete acısın, siyasetsiz bol huzurlu günler sizin olsun.
Hoşça kalın
Dostça kalın.