Bir insan bu kadar küçülebilir mi?
Alçalabilir mi?
Neymiş yönetime talip olacakmış.
Beni yönetecekmiş, yürü git be kardeşim.
Bu nasıl bir megolaman bir tavırdır?
Hemen bir öğretmen edası, her şeyi biliyor.
Ve ben bir salağım sana ihtiyacım var.
Yine birileri bunu seçeceksin diyor.
Ben de seçmek zorunda kalıyorum.
Bunu adı demokrasiymiş diyorlar.
Biz buna inanıyoruz.
Demokrasi uğruna hapis yatıyoruz.
Dayak yiyoruz, coplanıyoruz.
Bize sen özgürsün diyorlar.
Kendi kendimizi kandırıyoruz.
Ben kaç paralık adam lafını sevmem.
Kavgamın nedeni,
Hep sınıf mücadelesi yaptım.
Ama haddini bileceksin.
Eline üç kuruş para geçiren gazeteci oluyor.
Gazeteci yorum yapmaz.
Doğru haber yapar.
Gazeteci habercidir yorum yapmaz.
Gazeteci tehdit etmez, edeni haber yapar.
Gazeteci menfaat peşinde koşmaz.
Toplumun menfaatleri ön plandadır.
Ben dosyalarla , belgelerle haber yaparım.
İftira atmam atanı da sevmem.
Belden aşağıya vurmam.
Özel hayatları beni ilgilendirmez.
Cinsel tercihleri, zamparalıkları , bana ne.
Bu tip işler magazincileri ilgilendirir, beni değil.
Ben gazeteciyim, kimseye yukardan bakmam.
Aynı düşünceyi paylaşmam beni engellemez.
Ayda beş yüz lira bulan gazete çıkarıyor.
Bir de köşe yazarı oluyor.
Siyasilerin peşinde yüz lira için dört dönüyor.
Bu mesleği ayaklar altına alıyor.
Kimi cemaatçilerin peşinde geziyor.
Kimisi iktidarın peşinde yalakalığın bini beş para…
Muhalefet kimseyi adam yerine koymuyor.
Eleştirilere tahammülsüz.
Acımasız ve saygısızca geri dönmelerinde sınır yok.
Onlar hep haklı ve sabırsız.
Nasıl bir sosyal demokrasi anlayışı anlamak zor bir anlayış?
Körfezde iktidar tam bir kaos yaşıyor.
Dışarıya aksetmediğini zannediyorlar.
Biz koyun olmağa devam ettiğimiz süre içinde,
Çoban çok olur.
Hoşça kalın
Dostça kalın
